https://www.sporunuyap7.com/sitemap_index.xml
Seyreltme ile ilgili cümleciklerin İngilizce cümlelerde kullanımı – Haberin Olsun!

Seyreltme ile ilgili cümleciklerin İngilizce cümlelerde kullanımı

Seyreltme ile ilgili cümleciklerin İngilizce cümlelerde kullanımı

azaltmak

Azaltmak, Türkçe’de azaltmak, azaltmak anlamına gelir. Bir durumu daha az şiddetli veya şiddetli hale getirmek için kullanılır.

Açıklayıcı ifadeler:

  1. Hükümet, iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak için adımlar atıyor. (Hükümet iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak için adımlar atıyor.)
  2. Bu projeyle ilgili riskleri azaltmamız gerekiyor. (Bu projeyle ilgili riskleri en aza indirmemiz gerekiyor).
  3. Şirket, pandeminin işletmesi üzerindeki etkisini azaltmak için önlemler aldı. (Şirket, pandeminin işletmesi üzerindeki etkisini sınırlamak için önlemler almıştır.)
  4. Dizindeki ağrıyı gidermek için ağrı kesici aldı. (Dizindeki ağrıyı gidermek için ağrı kesici aldı.)
  5. İnşaat şirketi, çalışmalarından kaynaklanan gürültü kirliliğini azaltmak için adımlar attı. (İnşaat şirketi, işinden kaynaklanan gürültü kirliliğini azaltmak için önlemler almıştır.)
  6. Okul bir zorbalık azaltma programı uygulamıştır. (Okul, zorbalığı azaltmak için bir program uyguladı).
  7. Kuruluş, yoksulluğun toplum üzerindeki etkilerini hafifletmek için çalışır. (Kuruluş, toplumdaki yoksulluğun etkilerini azaltmak için çalışır).
  8. Hastanın hastalığının semptomlarını hafifletmek için doktorun ilacı. (Doktor, hastalığın semptomlarını azaltmak için ilaç verdi.)
  9. Şirket, kaza riskini azaltmak için güvenlik önlemleri aldı. (Şirket kaza riskini azaltmak için güvenlik önlemleri almıştır.)
  10. Hükümet, doğal afetin etkilerini azaltmak için yardım sağladı. (Hükümet, doğal afetin etkilerini azaltmak için yardım sağladı.)
  11. Sporcu ayak bileğindeki şişliği azaltmak için buz kullandı. (Sporcu bileğindeki şişliği azaltmak için buz kullandı.)
  12. Havayolu, uçuşlarında bulaşıcı hastalıkların yayılmasını azaltmak için politikalar uygulamıştır. (Havayolu, uçuşlarında bulaşıcı hastalıkların yayılmasını sınırlamak için politikalar uygulamıştır.)
  13. Hükümet, ticaret savaşının ekonomi üzerindeki etkisini azaltmak için çalışıyor. (Hükümet, ticaret savaşının ekonomi üzerindeki etkisini en aza indirmek için çalışıyor.)
  14. Şirket, işyerinde kaza risklerini azaltmak için eğitim programları uygulamıştır. (Şirket iş kazası risklerini azaltmak için eğitim programları uygulamıştır).
  15. Çiftçi, böceklerin neden olduğu zararı azaltmak için böcek ilacı kullandı. (Çiftçi, böceklerin neden olduğu zararı azaltmak için böcek ilacı kullandı.)
  16. Şehir, yoğun saatlerde trafik sıkışıklığını hafifletmek için önlemler aldı. (Şehir, yoğun saatlerde trafik sıkışıklığını azaltmak için önlemler almıştır.)
  17. Doktor hastanın ağrısını gidermek için fizyoterapi önerdi.
  1. Restoran, pandeminin işletmeleri üzerindeki etkisini azaltmak için menüsünü değiştirdi. (Restoran, pandeminin işletmeleri üzerindeki etkisini en aza indirmek için menüsünü değiştirdi.)
  2. Örgüt, azınlıklara karşı ayrımcılığı azaltmak için politikalar uyguladı. (Kuruluş, azınlıklara karşı ayrımcılığı azaltmak için politikalar uygulamıştır.)
  3. Şirket, faaliyetlerinin çevresel etkilerini azaltmak için önlemler almıştır. (Şirket, işinin çevresel etkisini azaltmak için önlemler almıştır.)

(Türkçe çeviriler koyu ve siyah olarak).

Kaynak:www.derszamani.net

Diğer gönderilerimize göz at

[wpcin-random-posts]

Yorum yapın