Elektronlar katot tüplerinden elde edilir. Bununla birlikte, elektrostatik deşarj tüplerinde pozitif iyonlar oluşur. Bu tüplerde kullanılan yüksek voltaj sonucunda elektronlar atomdan ayrılır ve böylece pozitif iyonlar oluşur. Oluşan bu pozitif iyonlar, bir elektrik alanında elektronun aksi yönünde hareket eder ve negatif katoda doğru ilerlemeye başlar. Bu gelişmiş elektronların çoğu, hareket ederken ortamdaki elektronlarla çarpışır ve nötr atomlar oluşturur. Ortası delik olan bir katot kullanılırsa pozitif parçacıklar delikten geçecektir. Bu ışınlara “pozitif iyonlar” veya “kanal ışınları” da denir.
Protonların saptanması sırasında, pozitif iyonların e/m’sini bulmak için katot ışını taramasında olduğu gibi aynı yöntemin çoğu kullanıldı. Katot ışınlarının katot malzemesi ne olursa olsun, yayılan ışınların e/m oranı hep aynı seviyede kalmıştır. Ancak pozitif ışınların oluşturduğu e/m oranının tüpteki gaz oranına göre değiştiği görülmektedir.
Protonlar ve elektronlar yüklü parçacıklardır, bu nedenle eşit yük ve zıt işaretlidirler. yapacağız; Protonlar “+” yüklüyken elektronlar “-” yüklüdür.
Nötr bir atomda proton sayısı elektron sayısına eşittir, bu nedenle yüklerin toplamı sıfırdır.
Mısır, 8 ila 10 cm yarıçaplı bir top şeklindedir. Bu alanda, protonlar ve elektronlar atom boyunca dağılmıştır. Toptaki elektron dağılımı, kekteki üzümünkine benzer.
Elektronlar göz ardı edilebilecek kadar küçüktür. Bu nedenle protonlar bir atomun ağırlığını belirler.
Thomson’ın teorisinde nötronlardan söz edilmemesi, bu teorinin gerçekte var olmadığını göstermektedir.
Aynı zamanda Thomson’ın teorisindeki bir atomda proton ve elektronların seyrek olarak var olduğu tezi de teorideki en önemli kusurdur.
Proton keşfi ile ilgili yazımız hakkındaki görüş ve düşüncelerinizi aşağıdaki yorum bölümünden kısaca bize yazın.
Kaynak:www.derszamani.net
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]