medyauzmani.com
Edebiyat tarihinde göç destanının önemi nedir? – Haberin Olsun!

Edebiyat tarihinde göç destanının önemi nedir?

Göç Destanının Türk Edebiyatındaki Yeri Göç Destanının edebiyat tarihi içindeki önemi nedir?

İslam öncesi Türk destanlarından biri olan Hicret Destanı, Uygurlara ait bir destandır. Destanın ana teması, Uygurların ulusal birliğini sağlayan büyünün ortadan kalkması ve bunun sonucunda Uygurların güneybatıya doğru göç etmeye başlamasıdır. Uygur destanı bize Uygurların hayatı ve tarihi hakkında bilgi verir. Ayrıca bu destan Türk edebiyatının tabii destanları içinde yer almaktadır. Bu destanlar millî kültürümüzü zenginleştiren, geçmiş milletlerin hayatı ve tarihi hakkında bilgi edinmemizi sağlayan eserlerdir. Hicret destanı, diğer Türk natüralist destanları gibi bu amaca hizmet eden destanlardan biridir.

Destansı göçün teması şöyledir:

Brick ve Siling nehirleri Uygurların yaşadığı Hulin Dağı’ndan akıyordu. Oradaki bir ağaç, bir gece gökten düşen bir ışıkla aydınlandı. Bu ağacın gövdesi dokuz ay on gün şişmiş ve bu süre geçince ağaçtan beş çocuk çıkmış. Bu beş çocuktan Yulug Tegin ülkenin hükümdarı oldu. Savaşları bitirmek isteyen babası Yulog Tejen’i Çinli bir prensesle evlendirmek istiyordu. Bunun üzerine Çinliler, Uygurlardan Kutlu Dağ adlı bir kaya istediler. Bu kayanın teslim edilmesiyle Uygur ülkesinde kuraklık başlamış ve Uygurlar vatanlarını terk edip göç etmek zorunda kalmışlardır.

Aşağıda göç destanı konusu ile ilgili görüşlerinizi paylaşabilirsiniz.

Kaynak:www.derszamani.net

Diğer gönderilerimize göz at

[wpcin-random-posts]

Yorum yapın