Dağ dağı almaz, insan insan yapısını alır.

Bu yazımızda dağ dağa yetişmez, insan insan olur, oluşum kısaca bilgi aktaracaktır.

İnsan sosyal bir varlıktır. Yalnız yaşamak imkansızdır. İnsan, doğal çevrenin bir parçası olarak doğal çevresi ile doğrudan temas halindedir. Yapay bir ortam yaratarak hayatına devam ediyor.

Ailenin oluşması, akrabaların oluşması, dostlukların oluşması, dostlukların oluşması insanın sosyal bir varlık olduğunun delilidir. Bütün bunlarda insan, duygularına, düşüncelerine, değerlerine ve ilkelerine bağlı olarak yaşar.

İnsanlar sevgi, saygı, güven, vicdan, adalet, merhamet duygu ve düşüncelerini yoğun bir şekilde yaşarlar. Sevgi ve güne dayanarak bir aile kurar ve akrabalar edinir. Hayatını şekillendiriyor.

Böylece insan özleyen, arayan ve kavuşmayı arzulayan bir varlık olarak yaşamını sürdürür. Duygu yoğunluğunun buluşma noktası olan canlıların kendine has özellikleri, irade sahibi insanlarda değer kazanır.

İnsanlar hayatlarında birçok seçim yapmak zorundadır. Bu seçimler sonucunda ayrılmak, ayrılmak veya uzaklaşmak zorunda kalabilirler. Ancak insanın iradesi, iradesine, hürriyetine, vicdanına ve merhametine göre insanın elindedir.

Bu konuda atalarımız dağın dağa ulaşmadığını, insanın insanla buluştuğunu söylemişler. Yani insanların canları istediğinde ellerinden gelenin en iyisini yaparak mesafeleri kat etmeleri için bir engel olmadığı ve dağların bu mesafeleri geçemeyeceği için insanların bununla yüzleşmesi gerektiği vurgulanmaktadır.

İnsan, özgür iradesiyle karar vererek yaşamak ve istediğini elde etmek için gerekli donanıma, bilgiye ve iradeye sahiptir.

Dağ dağla buluşmaz ama insan insan olur. Konfigürasyon ile ilgili yorumlarınızı aşağıya yazabilirsiniz.