Aşağıda kısaca adaletle ilgili bir peri masalından bahsedeceğiz.
Bir gün köyde bir saman elek içinde,
Keloğlan ve Bicirik, köylerinden ayrılıp evlerini, bahçelerini, annelerini geride bırakarak saraydaki bazı görevleri yapmak üzere şehre gitmek isterler. Keloğlan kel, kurnaz, kurnaz, zeki ve karşılık vermeye hazırdır. Bicirik aynı zamanda kurnaz, pratik ve yeteneklidir.
Keloğlan ve Bicirik saraya geldiklerinde saraya alınmazlar. Bu yüzden kasabada bir kahvehaneye giderler. İnsanlarla kaynaşıp çay içerek rahatlıyorlar. Çay ocağındaki kahveci neden kasabaya geldiklerini sorar ve bizimkiler sarayda çalışmak için geldiklerini söylerler.
Gigi, bu konakta herkes çalışamaz. Bunun için kendinizi kanıtlamanız gerekiyor, diyor. Yakında bir festival yapılacağı ve kazananın saraya taşınacağı haberi gelir. Keloğlan ve bicirik sevinirler. Festival günü gelir ve yarışmacılar festivale katılır.
Festivalde altın tartma görevi herkese verilir. En kısa sürede en çok altını tartan saraya götürülür. Teraziler dev kazanlarla hazırlanır. İnsanlarımız hemen tartılmaya başlıyor. Birinci ikinci etapta yarış sonunda kalan iki gruptan biri oldular.
Diğer grup ise tencerelerin altına macun koyarak hile yaparak altın toplamaya çalışır. Bu durum müsabaka bitene kadar fark edilmiyor, adamlarımız ne yaparlarsa yapsınlar yarış sonunda ikinci oluyorlar. Ödüller kazananlara verilir.
İlk gelen grubun adaletsizliği ve sahtekarlığı anlaşılır. Altını kapatmayıp dibe yapıştırdıkları kazanlarla çok ağır basıp çokça altın çalmak istediler. Bu sayede çok çalışan ve kısa sürede tonlarca altını tartan Keloğlan ve Bicirik kazanan oldu.
Peri Masalı ile ilgili yorumlarınızı aşağıya yazabilirsiniz.
Kaynak:www.derszamani.net
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]